.
Dönüşümsel liderlik kavramı ilk olarak liderlik uzmanı ve başkanlık biyografi yazarı James MacGregor Burns tarafından 1970’li yıllarda ortaya atılmış bir kavram olarak karşımıza çıkmaktadır.
İnsan odaklı iş tasarımı, çalışanların ihtiyaçlarını, motivasyonlarını ve yeteneklerini merkeze alarak iş süreçlerini ve ortamlarını şekillendirmeyi hedefler. Bu yaklaşım, çalışanların iş tatmini ve verimliliğini artırırken, organizasyonun genel başarısına da katkı sağlar.
Öğrenilmiş çaresizlik için kısaca, herhangi bir durumda birden fazla başarısızlıkla karşılaşınca denemekten vazgeçmek diyebiliriz. Bu durumlarda asla başarıya ulaşılamayacağına inanılır.
Türkiye’de işletmeler içerisinde her ne kadar personel yönetimi tabelaları kalkıp yerine insan kaynakları birimleri oluştu denilse de, zihinlerde hala geleneksel yöntemlerin uygulandığını, en basitinden mülakatların kalitesizliğinden anlayabiliriz.
İşe alım süreci, şirketlerin yalnızca doğru adayı seçme anı değil; aynı zamanda işveren markasını, kurumsal değerlerini ve profesyonel duruşunu yansıttığı kritik bir vitrindir. Ancak pek çok şirkette, özellikle de teknik veya operasyonel bölümlerde, mülakatlar bölüm yöneticilerinin omzuna bırakılır. Bu yöneticiler kendi işlerinde usta olabilir, ama mülakat yapmak başka bir uzmanlık alanıdır.
Mentörlük kavramı pek çoğumuzun özellikle üniversite yılları itibariyle tanıştığı ve iş hayatında da oldukça sık rastladığımız bir kavram olarak karşımıza çıkan bir uygulamadır. Temelinde, deneyim seviyesi olarak daha deneyimli kişilerin, kendilerine nazaran daha az deneyimli kişilere rehberlik ettiği bir bilgi ve tecrübe paylaşım süreci yer alır.